Son günlerde, farklı il ve üniversitelerdeki öğrencilerin iletişim ve haberleşmesi için kurduğumuz gruptaki arkadaşlarımızın polis tarafından arandığını öğrendik. Arkadaşlarımızı arayan polis, numarayı “İletişim-Haberleşme Ağı” isimli gruptan aldığını söyleyerek arkadaşlarımızı emniyet müdürlüğüne”çay içmeye” beklediklerini söylüyor. Boğaziçi Direnişi’ne katıldığı gerekçesiyle gözaltına alınan ve serbest bırakılan öğrenciler ve aileleri de aynı şekilde polis tarafından aranmaktadır. Geçtiğimiz günlerde WhatsApp grubu kurduğu için Beyza’nın tutuklandığını bilenler için bu yaptıkları şaşırtıcı değil ama tamamen hukuksuzdur.
Yüzlerce öğrencinin birbiriyle haber paylaştığı, güncel konular hakkında konuştuğu, eylem ve etkinlikleri birbirine haber verdiği gruplardan öğreneceğiniz hiçbir şey yok. Bütün yapıp ettiklerimiz ortadadır, bütün öğrenci, genç arkadaşlarımıza ve gençliğin dostlarına açık olarak durmaktadır. Bilindiği gibi “İletişim-Haberleşme Ağı” grubumuz da defalarca kez sosyal medya hesaplarımızdan genç arkadaşlarımızı açıkça davet ettiğimiz bir ağdır. Ama hatırlatmakta fayda görüyoruz: WhatsApp grubu kurmak, gruplara katılmak, iletişim ve dayanışma kurmak, mücadeleye katılmak ve dahası suç değildir. Polisin, hiçbir yasal dayanağı olmadan gençleri polis merkezlerine çağırması, uyarıyoruz diyerek açıkça tehdit etmesi, muhbirliğe zorlaması suçtur.
Sorulan soruları hep beraber cevaplıyoruz
Suç işlemek pahasına cevabını merak ettikleri, aradıkları arkadaşlarımıza sordukları soruları hep birlikte yanıtlayalım.
Boğaziçi eylemlerine katıldınız mı? Evet, 600’den fazla öğrencinin gözaltına alındığı eylemlere binlerce öğrenciyle beraber hepimiz katıldık ve katılıyoruz.
Boğaziçi eylemlerine sizi kim çağırıyor? Kayyum rektör istemeyen bütün öğrenciler gibi biz de birbirimizi çağrılardan haberdar ediyoruz.
Şunu bunu tanıyor musun? Evet, tutuklanan 10 arkadaşımız baş. olmak üzere hepimiz birbirimizi haksızlığa karşı duruşumuzdan tanıyoruz. İsmini, üniversitesini bilmemize gerek yok.
Polis merkezinde çay içer miyiz? Hayır, yüzlerce öğrenci arkadaşımıza saldıran polis bizim dostumuz değildir ki birlikte çay içelim. Varsa hakkımızda açılmış bir dava, tebliğ edersiniz, avukatlarla beraber ifade veririz. Uyarı gibi bir yasal prosedür yoktur. Hakkımızda suç uyduracağınızı bildiğimiz halde sizinle konuşacak değiliz.
Arkadaşlarımızı arayan polisler bilsin: Yaptığınız suçtur, hukuksuzdur, tacizdir, buna derhal son verin. Aradığınız numaralar görünüyor. Bu suçtan sadece kurumsal olarak değil, şahsınızın da hem hukuki hem fiili olarak sorumlu olduğunu unutmayın. Polis şiddetinin sadece sokakta değil, sanal olarak devam etmesine de izin vermeyiz.
Aranan bütün arkadaşlarımıza çağrımız: Sizi polis olduğunu söyleyerek arayan hiç kimseyle konuşmayın. Hiçbir çağrılarına karşılık vermeyin. Çağırdıkları hiçbir yere gitmeyin. Eğer hakkınızda bir soruşturma olsaydı, bununla ilgili bilgilendirilirdiniz. Size sorulan sorularla, başta sizinle ilgili sahte deliller uydurarak suçlama yaratmaya çalışabilirler. Böyle bir hukuksuzlukla karşılaşırsanız, her zaman olduğu gibi biz yanınızdayız. Bizi haberdar etmeye devam edin.